Astımın Tehlikeleri ve Tedavi Yöntemleri
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, astım dünya genelinde 300 milyondan fazla kişiyi etkilerken her yıl 450 binden fazla insan hayatını kaybetmektedir. Türkiye’de ise astım çocukluk döneminin en yaygın solunum yolu hastalıklarından biri olarak ön plana çıkmaktadır. Konu hakkında değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Gazi Gülbaş, astımın her yaş grubunda görülebileceğine dikkat çekerek şu bilgileri paylaştı:
- Astım her yaştan insanda görülebilir.
- Ülkemizde her 10 çocuktan 1-2’si astım hastasıdır.
- Astım sıklığı, düşük gelir düzeyine sahip bireylerde daha yüksektir.
Prof. Dr. Gazi Gülbaş ayrıca mikroplarla etkileşimin astım gelişimindeki rolüne de vurgu yaparak, kentlerde büyüyen çocuklarda astım riskinin kırsal alanlarda büyüyenlere göre daha yüksek olduğunu belirtti. Bunun yanı sıra aşırı hijyenin bağışıklık sistemini zayıflatarak astım riskini artırabileceğini de sözlerine ekledi.
Astım Tedavisinde İlaçların Etkisi
Son zamanlarda astım tedavisinde kullanılan ilaçların bağımlılık yapabileceği ve kilo artışına neden olabileceği yönünde bazı iddialar ortaya atılmıştır. Ancak Prof. Dr. Gazi Gülbaş’a göre, astım tedavisindeki ilerlemeler sayesinde ilaçların yan etkileri en aza indirilmiş ve astım atağı riski önemli ölçüde azaltılmıştır. Doğru bir şekilde uygulanan tedavi ile astım hastalarının şikayetleri kontrol altına alınabilmekte ve yaşam kaliteleri artırılabilmektedir. Ayrıca, solunum yoluyla alınan steroidlerin kilo alımına ya da kemik erimesine yol açtığı yönündeki yaygın inanışlar da gerçeği yansıtmamaktadır.
Astımın tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu belirten Prof. Dr. Gazi Gülbaş, toplumda farkındalık yaratmanın ve düzenli tedavi ile hastalığın kontrol altına alınabileceğinin altını çizdi. Astımın önlenmesinde çevresel faktörlerin ve genetik yatkınlığın rol oynadığını vurgulayan Gülbaş, sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemenin astım riskini azaltabileceğini sözlerine ekledi.