Kulaklıkla ve yüksek sesle müzik dinleyenler dikkat!

Yüksek Sesle Müzik Dinlemenin Zararları ve Alınması Gereken Önlemler

İstanbul (İGFA) – Günümüz stresli, koşuşturmacalı ve kalabalık şehir yaşamında kulaklıkla müzik dinleyen insanlar artık her yerde karşımıza çıkabiliyor. Ancak bu alışkanlığın kulak sağlığı üzerinde ciddi zararları olabileceği belirtiliyor.

Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ferhan Öz, yüksek sesle müzik dinlemenin işitme kaybına yol açabileceğine dikkat çekiyor. Özellikle kulaklıkla yoğun bir şekilde yüksek sese maruz kalmak, kalıcı işitme kaybına neden olabilir.

Prof. Dr. Ferhan Öz, müzik dinlerken ses şiddetinin 85 desibelin üzerinde olmaması gerektiğini vurguluyor. Özellikle 100 desibelin üzerindeki seslerin kısa sürede bile işitme kaybına yol açabileceğini belirten Öz, müzik dinlerken ses seviyesini kütüphanede konuşurkenki gibi düşük tutmanın önemine işaret ediyor.

Ayrıca, uzun süre kesintisiz müzik dinlemenin de zararlı olduğunu belirten Prof. Dr. Ferhan Öz, kulakların dinlendirilmesi ve sık ara verilmesi gerektiğini söylüyor. Ayrıca gürültülü ortamlarda bulunulduğunda iç kulağın korunması için kulak tıkacı kullanılmasını öneriyor.

Yüksek sesle müzik dinlemenin sağlık üzerindeki zararlarından korunmak için alınması gereken bu önlemleri dikkate alarak, kulak sağlığımızı koruyabiliriz.

Related Posts

Kan Bağışı Yaparken Dikkat!

Kan bağışı hakkında önemli bilgiler veren uzmanlar, düzenli kan verilmesinin kalıcı kansızlığa sebep olmayacağını bildirdi. 

Yaz aylarında hayvanlar için ‘kene’ tehlikesi

Antalya Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Murat Karabayoğlu, yaz aylarında artış gösteren kene vakalarına karşı hayvan sahiplerini uyardı.

Çilek, vişne ve kiraz… Bakın neye iyi geliyor!

Diyetisyen Fatma Gizem Bahadır, yaz mevsiminin gözde meyveleri çilek, vişne ve kirazın kalp sağlığına etkilerini anlattı. Bu kırmızı meyvelerin antioksidan içeriği sayesinde bağışıklığı güçlendirdiğini ve kalp hastalıklarına karşı koruyucu olduğunu vurguladı.

İftira atmak bir hastalık mı yoksa huy mu?

Klinik psikiyatri uzmanları, sürekli iftira atma davranışının tek başına bir “hastalık” olarak tanımlanmadığını, ancak sıklıkla “pseudologia fantastica” (patolojik yalan söyleme) ve altında yatan kişilik bozukluklarıyla ilişkili semptomlar sergilediğini vurguluyor.

Prof. Dr. Haberal, yanığın önemine dikkat çekti: ‘Tüm toplumu ilgilendiren bir sorun’

“Bölgemizde Pediatrik ve Erişkin Yanıklar ve Önleme Kongresi”nde konuşan Prof. Dr. Mehmet Haberal, “Yanık her yerde, her an oluşabilir, herkesin başına gelebilir. O yüzden çok önemlidir ve tüm toplumu ilgilendiren bir sorundur” dedi

Hamilelikte Obezite Riski

Hamilelikte obezite riski hakkında bilgi veren Doç.Dr. Halenur Bozdağ, önemli açıklamalarda bulundu.